Günlük yaşamın gerektirdiği şartlar nedeniyle ortaya çıkan ve komple ihtiyaçların karşılandığı devasa yapıların hayranlık uyandıran özelliklerine geçmeden önce hepinizi sevgi ile selamlıyorum. Yedinci yılımızın ikinci dergisi olan sonbahar sayımızda yoğun olarak sürdürdüğümüz faaliyetlerin yanı sıra geçmişte yaşanan sosyal ve ticari kültürün incelikleri, tarihi anı ve bilgilerinizin yanında yerini alacaktır.
İnsanların ilk çağlardan beri yaptıkları her yapı bir ihtiyaç sonucu ortaya çıkmıştır. Üretilen malların üretim alanı dışında azarlanması nakliye ihtiyacını doğurmuş ve insanlar o tarihlerde en dayanıklı ve en az masraflı ulaşım aracı olan develeri kullanarak mallarını bir yerden diğer yere götürmeye başlamışlardır. Günlerce hatta haftalarca süren bu yolculuk sırasında dinlenmek ve mola vermek gereği hasıl olmuş ve bunun sonucu olarak tüm kervanın ihtiyacını karşılayan kervansaraylar ortaya çıkmıştır. Gerek insanların gerekse hayvanların her türlü ihtiyacının karşılandığı bu devasa yapılar kale gibi korunmakta ve her türlü emniyet tedbiri alınmaktaydı. Şehirleşmenin gelişmesiyle işlev değiştiren bu yapılarda tüccarların birbirine olan saygı, dürüstlük ve güven duygularının yerleştiği görülmektedir. Büyük kentlerin oluşmasıyla malların pazarlanması ve bunun için de Pazar yeri ihtiyacı doğmuştur. Eskinin en önemli alışveriş yeri bedestenlerdir. Her türlü malın belli bir alanda sergilendiği bedestenler kapalı alışveriş merkezleri idi. İnsanlar fazla dolaşmadan aynı çarşının çeşitli bölümünden her türlü ihtiyaçlarını karşılamaktaydılar. Gerek kervansaraylar gerekse bedestenler tüccarların birbirlerine olan davranışlarında belli bir kültürün gelişmesine yardımcı olurken ve toplumda yardımlaşma duygusunun yerleşmesine de vesile olmuştur. Bu duygu ve kültür günümüzde sahip çıkılması gereken örnek bir davranış modeli oluşturmaktadır.
Nevin EREM
|