Geçmiş dönemlere ait arkeolojik ya da sanatsal veya etnoğrafik değerler ve buluntular çoğunlukla genel bir müzede sergilenir. Buradaki buluntuların kişisel olarak kime ait olduğu belli değildir. Sadece şekli deseni ve biçimine göre tarihlenir ve o dönemde yaşayan kavim ya da devletin adıyla belirlenir.

Kişiye özel müze evler ise, bir sanatçının kendi evinin kendi eşya ve yapıtlarıyla müze haline getirilmesidir. Sayıları çok fazla olmamakla beraber bu tip müzelerin sanatçıların kimliği ve eserleri konusundaki bilgilenmeyi sağlamakta çok yararlı olduğu görülmektedir. Bunun en güzel örneklerinden biri İspanya'da küçük bir kasaba olan Figueras'taki Salvador Dali müzesidir.

Kendi doğduğu ve yaşadığı evi müze haline getiren Salvador Dali müzenin düzenlenmesini ve sergileyeceği eserlerin seçimini kendisi yapmıştır. Gerçeküstücü (sürrealist) akımın temsilcilerinden olan Dali eserlerindeki düşsel yaratıcılığını sanatının her dalında kullanmıştır. Resimlerinin yanı sıra tasarımını yaptığı mobilyalarda, mücevherlerde ve kitaplarında aynı izlenimi edinmek mümkündür.


Ülkemizde kişisel müzelere en güzel örnek Zeki Müren'in Bodrum'daki müze evidir. Türk sanat müziğine en güzel eserleri kazandıran, sesi ve yorumuyla her zaman takdir toplayan Zeki Müren'in kişisel eşyaları, elbiseleri ve desen çalışmalarının örnekleri Bodrum'da kendi evinde sergilenmektedir.

Saraybosna'da bulunan değişik bir müze ev herkesin ilgisini çekmektedir. Çeşitli sanatçılara ait eserlerin ve hayat hikayelerinin bulunduğu odalardan oluşan bu müze evin özelliği sanatçıların aynı konudaki eserlerinin sergileniyor olmasıdır. Bu konu "Sevda"dır. Sevda şarkılarının bulunduğu bu müzenin adı da "Sevdalinka"dır.