Kabartma, taş oyma türünden olup oyulan biçimin yüzeyden hafifçe öne çıkması ile oluşan
yüksek bir taş resimdir ve bir heykelcilik terimidir. Kabartmalar alçak, orta ve yüksek
şekilde yapılmaktadır. Alçak kabartmadaki desenler taş yüzeyinden tamamen kopuk
görünmelerini sağlayacak kadar derinlikli olmazlar. Erken çağdaki asur kabartmaları
taş yüzeyine iyice yakındır. Bu dönemin alçak kabartmaları olayları anlatmak amacı ile
(savaş sahneleri, av sahneleri. vb.) yapılmıştır. Saray duvarları dışında aynı tasvirsel
kabartmalar tapınaklarda da görülmektedir. Bu dönemdeki alçak kabartmalar bir dizi
anlatım şekli olarak kullanılmıştır. Çeşitli sahnelerin tasvir edildiği bu frizler
bağlamı dışında ele alındığında hiçbir anlam taşımaz. Bu resimlerdeki perspektif birbiri
üzerine bindirilmiş düzlemlerle verilmiş olmasına rağmen kalınlığı çok azdır.
Daha sonraki dönemlerde Avrupa' da kabartmalar sütunları ve sütun başlıklarını
süslemede kullanılmıştır. Bu süslemeler geometrik üsluptan çeşitli figür ve bitkilere
kadar değişik konular içermektedir. Bizans sanatı ise bütünüyle süslemeyi amaç
edindiğinden karmaşık oyma teknikleri geliştirmişlerdir.
Yassı kabartmalar derinliği son derece az neredeyse iki boyutlu kabartmalardır.
Bunlar bir anlamda taş resimler olarak niteelenebilir. Resimlerin dayanıksızlığına
karşın kabartmaların kalıcılığı, mezarların, taç kapıların, vaftiz banyolarının vb.
alçak kaabartmalarla süslenmesine yol açmıştır. Orta ve yüksek kabartmalar ise belli
bir alan veya tek bir noktadan yüzeye bağlı heykel görünümündedir. Daha çok mezarların
ve lahitlerin dış yüzeyinde görülen bu kabartmalar ölen kişinin hayatından bazı sahneleri
anlatmada kullanılmaktadır.