Mithatpaşa Cad. No:66/6 Tel: 0312-419 38 65 Fax: 0312-419 76 25
Ormanlarla kaplı dağlar üzerinde, sağlıklı, temiz ve serin havası bulunan yaylalar, son zamanlarda gerçekleşen şehir göçleri nedeniyle sadece yaz aylarında yerleşim alanı olarak kullanılmaktadır. Büyük ölçüde hayvancılıkla geçimini sağlayan yayla insanı ihtiyaçlarının önemli bir bölümünü kendi karşılamaktadır. Arı kovanları, horozu, tavuğu, keçisi ve ineğiyle kendi evinin ihtiyaçlarını karşıladığı gibi, bunlardan elde ettiği ürünleri satarak diğer ihtiyaçlarını da pazardan almaktadır.
Yaylalarda dağların üzerine yapılan evlerin temeli ve alt kısmı taş olup üstü ahşaptan yapılmaktadır. Geniş ailelere uygun olan evlerde iki üç yataklı birkaç oda bulunmaktadır. Oldukça büyük verandasında sabah, öğle ve akşam yemekleri yenmekte, diğer zamanlarda ise gündüz oturma mekanı olarak kullanılmaktadır.
Bahçesinde her türlü sebzelerin yetiştirildiği bu evlerin civarı da doğal bitkilerle örtülüdür. Evin dışına doğru yürüdüğünüzde yol kenarında bulunan dağ çilekleri ve böğürtlenler yöre halkına doğal bir ziyafet sunmaktadır. Bu arada yemeklerde ve çorbalarda kullandığımız ısırgan otları ve ebegümeci otu da doğa da kendiliğinden yetişen bitkilerdendir.
Böyle bir yayla evinde sabahları kuş sesleriyle uyandıktan sonra bölgenin çiçeklerinden arıların yaptığı balla, tereyağı ve taze otlarla yapılan kahvaltıyı mısır ekmeği ile tamamlayabilirsiniz.
Yaylalarda en büyük sürpriz gece yaşanmakta ve hava kararıp ışıklar yanmadan ateş böceklerinin havai fişek gösterisini andıran ışık saçan uçuşları insanı hayretler içinde bırakmaktadır. Yaylaların çok ince ve dar yolları ulaşımda tedirginlik yaratsa da yöre halkı bu yollara alışık olduğundan herhangi bir sorun yaşanmamaktadır.
Bir hayli yüksek olan dağların 2000 metreye kadar olan kısmı yoğun ağaç çeşitleriyle kaplı olduğu halde bu yüksekliğin üstündeki yerlerde ağaçlar giderek azalmakta ve nihayet tamamen bitmektedir. Küçük çalılıkların ve çiçeklerin bulunduğu bu bölgede çiçeklerin çeşitliliği ve rengarenk tarla görünümleri gerçekten büyüleyici bir manzara oluşturmaktadır.
Dağların tepelerinden tekrar aşağıya inerken ağaçların arasından akan suların çoğu küçük şelale görünümündedir.
Ayrıca bölgede tektonik oluşumlar sonucu meydana gelmiş bir çok göl bulunmaktadır. Bu göllerin etrafındaki bitkiler ve eğrelti otları insan boyuna ulaşmaktadır. Gayet verimli ve sulak olan bu topraklarda bitkiler alabildiğine uzamaktadır. İçerisinde çeşitli balık türlerinin yaşadığı göllerin etrafındaki ormanlar, kıyısındaki çiçekler ve kendine özgü nilüferleri ile göllerin manzarası kartpostalları aratmayacak güzelliktedir.
Borçka Karagölde insan boyuna ulaşan eğrelti otları
Türkiye - Gürcistan sınırının geçtiği Akdaş gölü
Ayrıca bölgede tektonik oluşumlar sonucu meydana gelmiş bir çok göl bulunmaktadır. Bu göllerin etrafındaki bitkiler ve eğrelti otları insan boyuna ulaşmaktadır. Gayet verimli ve sulak olan bu topraklarda bitkiler alabildiğine uzamaktadır. İçerisinde çeşitli balık türlerinin yaşadığı göllerin etrafındaki ormanlar, kıyısındaki çiçekler ve kendine özgü nilüferleri ile göllerin manzarası kartpostalları aratmayacak güzelliktedir.
Yol boyu vadilerin içinde akan dereler, kanyonlar ve eski tarihlerde yapılmış köprüler ortama ayrı bir güzellik katmaktadır. Bol miktarda suyun aktığı dağ yamaçlarında hemen yanı başınızda bir çeşme bulmanız ve susuzluğunuzu gidermeniz hiç de zor değildir. Susuzluğunuzu ve oksijen ihtiyacınızı rahatlıkla giderebileceğiniz yaylalar insanların doğal yaşam alanlarının en bozulmamış yerleridir. Yayla insanları da yörenin şartları gereği her zaman birbirine yardımcı olmakta ve hiç kimseyi zorda bırakmamaktadır. Yöre halkı kendilerine özgü çalgıları ve oyunları ile eğlenmeyi de bilmektedir. İnsanın ve tabiatın bozulmamış şeklini yaylalardaki yaşamda görmemiz mümkündür.
Çoruh nehri üzerinde derinsu baraj inşaatı
Macahel köy evinin bahçesi