FARUK EREM'İN GAZETE ARŞİVİNDEN
PROF.DR. FARUK EREM, TİYATRO İLE İLGİLİ DAVADA
MÜDAFA YAPTI
Bu arada, Ankara Üniversitesi Ceza Hukuku Profesöru Dr. Erem "Basım
Hürriyeti" ve "Basının Vazifeleri" ne temas ederek, özetle demiştir ki:
-Tiyatro eserleri bunları sahneye koyanlar, kendilerini kamuya arzetmişlerdir.
Bir yazarın, bilhassa sanat çevrelerine atfen, Devlet Tiyatrosunun tutumunu tenkid etmesi
(bu tenkidin haklı veya haksız olmasına bakılmaksızın) yetkisi dahilindedir.
Gerçekte bir bölgede sanat hareketi, sanatçılarıyla birlikte, eleştiriciler tarafıdan kurulur.
Yenilmekten kaçan bir harekete, (sanat hareketi) denemez. Çevrenin kanısını, tepkisini, hatta
karşı koymasını, sanat tenkidleri sağlar.
"DAHA ÖNCEDEN, BÖYLE MESLEKLERİ SEÇMEMELERI iCABEDER... "
Bir fikir, yanlış veya doğrudur; fakat, bir fikirdir. Eğer alınganlıklar
hukuken himaye görse hiç kimse, bir tek fikir bile izharma imkan bulamazdı.
Nihayet, kendini kamunun takdirine arzeden meslekleri seçenlerin, tenkidden
masun kalmalarına da imkan yoktur. Esasında bu tenkid, onların mensup
oldukları sanat camiasının yine de lehine bir görevin ifası anlamındadır.
Bir yazar, yazacağı yazıdan kimlerin alınacağını
daha önceden düşünmeğe kalkarsa, o takdirde
kalemi mürekkebe batırmağa imkan kalmaz.
Tiyatro mesleğinde bulunanlar, derme çatma
eser ve oyunlarla görüdükleri zamanlarda, elbette ki
şiddetli tenkidlere de muhatap olacalardır.
Bundan teessür duymamaları lazımdır.
Eğer, bu teessürden uzak kalmak istiyorlarsa, daha önceden
böyle meslekleri seçmemeleri icabeder.
|