Mithatpaşa Cad. No:66/6 Tel: 0312-419 38 65 Fax: 0312-419 76 25
enellikle çöller yıllık yağış oranı 100mm.nin altında olan yerlerdir. Çölde yağışla kazanılan su buharlaşma ile kaybolduğu için çöl kuraktır. Hemen hiçbir bitkinin yetişmediği herkesçe bilinen sıcak kurak kum ve taş çöllerinden başka birkaç çöl türü daha vardır.
Tek tük ağaçların çalıların ve otların bulunduğu yarı kurak çöller vardır. Şili'deki Atacama çölü gibi. Bilimsel olarak çöller iki temel grupta toplanır bu iki temel çöl türünün kapsadığı yüzey şekilleri, bitki toplulukları, iklimler kültürel ve doğal kaynaklar neredeyse sınırsız bir çeşitlilik gösterir. Birinci gruptaki çöller atmosfer basıncının sürekli yüksek olduğu bölgelerde yer alır. İkinci grupsa nemli deniz havasının karaların içlerine ulaşmasını dolayısıyla yağış getirmesini engelleyen büyük sıra dağların arkasında görülür.
Dünyada çöller ekvatorun 25 derece kuzeyinde ve güneyinde yer alan iki paralel kuşak üstündedir. Bunlardan kuzey yarıküredeki Büyük Sahra çölü Dünya'nın en büyük çölüdür. Ortadoğu'nun kurak kesimlerinde bulunan bir çok küçük çöl yüksek basınç çölleridir. Orta Asya'daki yüksek soğuk Gobi çölü Dünyanın en yüksek sıradağları olan ve nemli hava kütlesinin Hint okyanusundan kuzeye sızmasın engelleyen Himalayar'ın kuzeyinde uzanır.Çöl bölgelerinde yıllık ortalama sıcaklık genellikle soğuk çöllerde 2c -18c sıcak çöllerdeyse 18c -27c arasındadır.
Yer altı su rezervleri pınarlardan ve kuyulardan oluşur. Pınarlar küçük sulak alanlar ( vahalar) oluşturabilir. Artezyen kuyuları 300 metreyi aşan derinlikteki yer altı suyunun çıkarılmasını sağlayabilir. Ne var ki çöl bölgelerindeki yer altı su rezervleri sınırlıdır.Bu suların aşırı miktarda çekilmesi yüzeyde yaygın göçüklere neden olabilir.
Çöllerde yüzey şekilleri: Binlerce yıldır süren kuraklık koşullarının oluşturduğu çıplak taş, toprak ve kum görünümü çöllerin en yaygın özelliğidir. Bu görünüm dünyadaki bütün yüzey şekillerini oluşturmuş aşınma ve tortullaştırma süreçlerinin ürünüdür. Söz konusu süreçlerin boyutundaki ve sıklığındaki önemli farklılıklar çöllerdeki yüzey şekillerinin başka yerlerdekinden farklı olmasına yol açmıştır.Tortulların birikmesiyle oluşan çöl yüzey şekilleri dağ cephelerinin sınırları boyunca görülür. Yaygın inanışın aksine çöllerin çoğu yüksek kumullarla kaplı uçsuz bucaksız alanlar değildir.Gerçekte dünyadaki çöllerin yalnızca yaklaşık %30'u rüzgârın taşıdığı kumla kaplıdır.
Çöllerde başlıca iki tür su kaynağı vardır 1) Bütün dereleri ırmakları ve gölleri kapsayan yüzey kaynakları 2) Bütün pınarları ve kuyuları kapsayan yer altı kaynakları. Yüzey suları genellikle geçicidir. Kapalı havzaların denize akışının bulunmadığı bölgelerde geçici sığ göller oluşabilir.. Kalıcı ırmaklar çöllerin dışındaki yağışlı bölgelerden doğdukları ve yollarının üstündeki çöllerden geçerek denize ulaştıkları için bunlara dış kaynaklı akarsular denmektedir.Bunların en tipik önekleri Mısır'da Nil, Irak'ta Dicle ve Fırat'tır. Bu ırmak sistemlerinin sağladığı sulama suyuyla söz konusu iki bölge uygarlığın beşiği olmuştur.
Çöl yaşamı: Çölde yaşayan bütün bitki ve hayvanlar sudan yoksun kalmaya ve aşırı sıcağa uyarlanmışlardır. Birçoğu çölü yurt edinirken bir çoğu da çölden başka yerlerde yaşayamaz duruma gelmişlerdir. Çöllerdeki bitki örtüsünün temel özelliklerinden biri bodur olmalarıdır. Çöl bitkilerinin çoğu kuraklık koşullarına uyarlanmıştır. Çöllerde bir çok hayvan yaşar Çölde yaşayan hayvanlar ile bitkilerin yaşamları arasında büyük bir karşılıklı etkileşim vardır. Bitkiler hayvanlara besin kaynağı olur.Koruma sağlar ve barınak oluşturur. Hayvanlarsa bitkilerin tozlaşmasına ve tohumların yayılmasına yardımcı olur. Bitkiler gibi hayvanlar da çölün sert koşullarına dayanabilmek için çeşitli kaçış yolları bulmuşlar ya da uyarlamalar geçirmişlerdir. Hareketsiz bitkilerin tersine hayvanlar elverişsiz yaşama koşullarından çok daha kolay kaçabilirler.Bir çok küçük çöl hayvanı kavurucu çöl sıcağından serin yer altı inlerine çekilerek korunur. İnlere giremeyecek kadar iri olanlar serinlemek için gölgeye kaçarlar. Çöl yaşamına çok iyi uyarlanan develer beden sıcaklıklarının 40,5C'a çıkmasına dayanabilirler. Beden ağırlıklarının % 30 unu yitirip sonra bulduklarında hızla su içerek bu yitimi giderebilirler.
İnsanlar çöl yaşamına öbür hayvanlara oranla daha az uyarlanabilirler. Bununla birlikte çölde gereksinmeleri olan suyu vahalardan karşılayarak göçebe yaşam süren ya da teknolojiler sayesinde su saklamayı başararak yerleşik yaşayan insanlar vardır.