Sağlığımızı korumanın en etkin yöntemlerinden biri de spor yapmaktır. Sadece sağlıklı beslenme yeterli olmadığından, gerektiği kadar spor yapmadığımız takdirde vücudumuzun tam anlamıyla sağlıklı olduğunu söylememiz mümkün değildir. Zira kaslarımızın gelişimi tamamen harekete bağlıdır. Güçlü kaslar bedenimizin daha sağlam olmasının ilk şartıdır.

Aynca spor veya yürüyüş yaparken alacağımız oksijen hızlanan kan dolaşımı sayesinde hücrelere kadar ulaşacak ve onların beslenmesini sağlayacaktır. Yapacağımız sporun ağır ve yorucu olması gerekmemektedir sadece bedenimizi belirli bir süre çalıştırmamız yeterli olacaktır. Burada önemli olan her gün ya da günaşırı kaslarımızı çalıştıracak bazı hafif hareketlerin muntazam yapılmasıdır. Sporun etkili olması, yapılan hareketlerin ağırlığından değil, sürekli oluşundandır. Arada sırada yapılan hareketlerin kalıcı bir faydası görülmemiştir. Sürekliliğin önemini vurgulamak için şöyle bir örnek verilir: Sürekli damlayan bir musluk yumuşak zeminde çukur açar, bu damlanın gücünden değil sürekliliğindendir. Bu örneği spor dahil her konuda kullanabiliriz.

Aynca zihinsel faaliyetlerimizin verimli olabilmesi için bedenimizin de sağlıklı olması gerekmektedir. Sağlam kafanın sağlam vücutta bulunacağı atasözümüz bu gerçeği veciz bir şekilde açıklamaktadır.

Ayrıca sporun ruh sağlığı üzerindeki etkiside bilimsel olarak açıklanmıştır. Hareket eden insanlarda belli bir sürenin (yanm saat) sonunda salgılanan Endorfin hormonu psikolojik bir iyileşme sağlamakta ve insanlara moral açısından olumlu duygular hissettirmektedir. Bu nedenle bu hormona mutluluk hormonu da denmektedir.

Her gün yapacağımız basit hareketler bize hem sağlığımızı kazandıracak hemde çalışmalarımızda verimli olmamızı sağlıyacaktır.