Mithatpaşa Cad. No:66/6 Tel: 0312-419 38 65 Fax: 0312-419 76 25
Filler yaklaşık 70 yıl yaşarlar. 3-11 yaşlarında olgunluğa erişirler. Fillerde gebelik yaklaşık iki yıl sürer. Yeni doğan fil yavrusu ortalama 100 kg ağırlığında ve bir metre boyundadır. Yavru doğduğu anda yürüyebilir. ( böylece aralıksız hareket eden sürüyü de izleyebilir.) Yetişkin Afrika fili 3,5 metre boyundadır. Asya fili biraz daha küçüktür. Asya ve Afrika filleri kulaklarının ve savunma dişlerinin büyüklüğüyle (Afrika fillerinde daha büyüktür.) hortumlarıyla ( Asya filinin hortumunun ucunda hareketli parmağa benzer bir bölüm vardır. Afrika filinin hortumuysa iki lobludur.) birbirinden ayrılır. Filler egemen bir erkek filin yönetiminde sürüler halinde, daha genç bir erkek fil tarafından saf dışı bırakılan yaşlı erkek filler yalnız yaşarlar. Hindistan, Sri Lanka, Tayland ve Malezya'da yaşayan Asya filleri yetişkin yaşlardayken evcilleştirilerek çeşitli işlerde ve dinsel törenlerde kullanılır. Eskiden Sahranın güneyinde hemen her yerde yaşayan Afrika fili fildişi için yapılan aşırı avlanma yüzünden yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmışsa da koruma altına alındığı ulusal parklarda çoğalmaktadır. Ne var ki bu defa da ekin bitkilerine ve ormanlara büyük zarar vermesiyle önemli sorunlar yaratmaktadır. Orman fillerinden daha iri ve daha uysal olan savan fillerini evcilleştirmek için çalışmalar ve girişimler yapılmış ama kesin sonuç alınamamıştır.
il genel görünümüyle derisi kalın ön ve arka bacakları sütun biçiminde, uzun burun hortumu olan kesici dişleri savunma dişlerine dönüşmüş otçul memeli bir hayvandır. Fillerin biri Asya diğeri Afrika olmak üzere iki türü vardır. Afrika fili Asya filine göre daha büyüktür. Fillerin kafatası iskeleti havayla dolu çok sayıda boşlukla hafiflemiştir.
Çok eski zamanda filler Avustralya ve Güney Amerika dışında bütün kıtalarda yaşamaktaydı. Trompet gibi bir ses çıkaran hortumları haberleşmede de kullanılır. Filler çok iri yapılı olmalarına karşın hızlı hareket edebilir 45 km. boyunca saatte 40km hızla koşabilirler.
Eski Yunanlılar fillerden Büyük İskender'in Hindistan seferinde yararlandılar. Helenistik dönemde bu hayvanlar Mısır dahil tüm krallık ordularında kullanıldı. Romalılar pynhos ve Kartaca savaşları sırasında bu hayvanlara karşı çarpışmak zorunda kaldılar.
Bazı güçlüklerden sonra filleri yendiler Ama öylesine korktular ki Apameia anlaşmasıyla Selefki krallarının fil yetiştirmelerini yasakladılar.
Filler diğer hayvanlardan farklı özelliklere sahiptir Yas tutmayı bilirler. Hafızaları çok kuvvetlidir. Kendilerine yapılanları unutmazlar. (iyiliği de kötülüğü de) Sürülere dişi fil öncülük eder. Tecrübelerini, deneyimlerini ve bilgisini genç nesillere aktarmadan dişi fil ölürse sürüyü savunmasız bırakır. Fillerde aile birliği, saygı ve vefa çok önemlidir.