Vakıf Hakkında
Faruk Erem
Hümanist Dergi
Müzeler ve Tiyatrolar
Gerekçesiz Mahkeme Kararları
Faruk Erem'in Gazete Arşivinden
Ötesi, Tahliye (Şiir)
Faaliyetlerimiz
Müzeler
Sinemanın Çocuk Suçluluğuna Tesiri
Tiyatrolar
Surlar ve Kaleler
Salata
Kahvaltı
Sana (Şiir)
Haberler
Gezelim-Görelim
Bize Yazın
Tiyatrolar tarihin en eski döneminden başlayarak bugüne kadar hep sosyal hayatın bir parçası olmuştur. Antik dönemde Anadolu'da yaşamış olan şehir devletlerinin hemen hepsinde bir tiyatronun mevcut olduğu arkeolojik kazılar sonucunda anlaşılmaktadır.
Anadoludaki tiyatroların çoğu roma döneminden kalmadır. Bunların bir bölümü doğrudan Romalılar tarafından roma tiyatro mimarisine uygun olarak yapılmıştır. Aspendos tiyatrosu roma tiyatro mimarisinin en gelişmiş ve en gösterişli örneği sayılır. Oldukça sağlam bir yapı olan Aspendos tiyatrosu bugün bile halen kullanılmakta ve en büyük gösteriler orada yapılmaktadır. Sahne girişinin yanındaki latince yazılara göre tiyatro 15000 kişiliktir. Yarım daire biçiminde olan tiyatro Akropolisin doğu yamacına yaslanır. Üst bölümler ise kemerlere oturur. En üstte 50 kemerli galeri mevcuttur. Tiyatronun heykelleri ve sütunları zamanımıza ulaşmamıştır.
Söylenenlere göre eski çağlarda tiyatrolar bugünkünden çok farklı ve anlamlıydı. İnsanların toplu olarak konuştukları çok özel bir yerdi, neredeyse o kentte yaşıyor olmanın bir simgesiydi. Tiyatroya gitmek her vatandaşın hakkıydı ve bu o kadar önemli bir haktı ki bazı suçlara tiyatroya gitmeme cezası verilirdi. Bir anlamda toplumun suçluyu dışlamasıydı. O dönemlerde bu çok ağır bir cezaydı çünkü tiyatroya gidememek yalnızlığa mahkum edilmekti. Bütün bunlar tiyatronun neden her şehir kalıntısında bulunduğunu ve tiyatronun o tarihlerde neden bu kadar önemli olduğunu gösteriyor.
Günümüzde tiyatrolar bu derece olmasa bile toplumun en eski en yerleşik sanat kurumudur. Ve insanlara gerçekleri göstermede en etkili yoldur.
Mithatpaşa Cad. No:66/6      Tel: 0312-419 38 65      Fax: 0312-419 76 25